Osman Pamukoğlun'ndan gündem yaratacak eleştiriler

·         Dağları 365 günde temizleyeceğim

·         Halkı “istikrar” ile korkutuyorlar

·         İnsanlar artık ekmek değil, huzur istiyor

·         “Açılım” dedik; açılmadık yerimiz mi kaldı?

·         Siyasetin sefaletini temizlemek için geldim

Hak ve Eşitlik Partisi (HEPAR) Genel Başkanı Osman Pamukoğlu, partisinin teşkilatlanma çalışmaları kapsamında Beykoz İlçe Başkanlığı’nın açılışını yaptı

Fatih Altaylı’nın “Teke Tek” isimli programında yaptığı “ Hakkari elden çıktı” açıklamasıyla siyaset gündemine yerleşen ve bu sözü üzerine Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından sert bir dille eleştirilen Hak ve Eşitlik Partisi (HEPAR) Genel Başkanı Osman Pamukoğlu, partisinin teşkilatlanma çalışmaları kapsamında Beykoz İlçe Başkanlığı’nın açılışını yaptı.

Beykoz Güncel Haber olarak, HEPAR Genel Başkanı Osman Pamukoğlu ile kısa bir röportaj yaptık.

Partililer “ Paşam” şeklinde hitap ediyorlar

2002 yılında Tümgeneral olarak ordudan emekli olan HEPAR Genel Başkanı Osman Pamukoğlu, partisinin ilçe teşkilatlanması çerçevesinde 22 Eylül Cumartesi akşamı Beykoz’a geldi.  Burada İlçe Başkanı Hasan Şanver ve Beykozlular tarafından karşılanan Genel Başkan Pamukoğlu, İstanbul İl Başkanlığı yöneticileri ile birlikte ilçe binasının açılış kurdelasını kesti.

Basın soru sordu

Bu ülkede sancılı olmayan şey yok

Pamukoğlu, basının kendisine soru yöneltme isteğini ifade etmesi üzerine şunları söyledi:      

“ Bu ülkede sancılı olmayan bir yer yok ki! Hepsinin başında da basına uygulanan sansür var. Sancı, sadece yazılı basında değil, televizyonlarda da var. Başbakan, çok bariz bir şekilde, açık açık da söylüyor: ‘Onu yapma, bunu etme; şunu büyük yap, şunu küçük yap.’  Önce patronlar, sonra genel yayın yönetmenleri… Demokratik bir ülkede olabilecek akla ziyan şeyler maalesef bu ülkede olabiliyor ve bir kısmı da buna uyuyor; talimatlar alarak. Bu kadar aleni talimat alınma hali! Gazete patronlarına, genel yayın yönetmenlerine, yazı işleri müdürlerine… Böyle bir şeyi ben ilk defa görüyorum. Ben de bu ülkede yaşıyorum. Bu, her zaman olmuştur ama böyle toplayarak talimat verme, ben ilk defa görüyorum.”

Akreditasyon sistemini tasvip etmediğini söyledi

Sorumuz üzerine, askeriyede uygulanmakta olan akreditasyon sistemini de tasvip etmediğini ifade eden Osman Pamukoğlu, “ Basın sorsun ve öğrensin. Tam tersine muhalif olanlar gelsin. Bizi kendine rakip gören, hasım gören gelsin, bana soru sorsun ki, ben o soruyu nasıl işe yaramaz hale getiriyorum, bir de onu görsün!” dedi.

Halkı yüzde 10 barajı ile korkuttular

2011 yılında yapılan genel seçimlere Türkiye genelinde 15 partinin girebildiğini hatırlatan Pamukoğlu, şunları söyledi: “ Kanun gereği seçimlere girebilmeniz için Türkiye’de 41 ilin üzerinde örgütlenmeniz gerekiyor. 1273 ilçe var; bunların üçte birinde; 3 bin küsur beldenin de yarısında örgütlenmeniz lâzım. Biz bu örgütlenmeyi yaptık ve seçimlere girdik. Biz bu belde, ilçe ve illerin sadece yarısında seçime girebildik. Bizim karşımıza çıkan şuydu:            

 ‘ Yüzde 10 barajı var; HEPAR bu yüzde 10 barajını geçemez’; dolayısıyla bunun ardından da şu klasik laf; ‘oyum boşa gitmesin!’”

Bu düşünceyi“ bin değil, on binler değil, belki yüz binlerce kişiden” duyduğunu kaydeden HEPAR Genel Başkanı, konuşmasının devamında şunları söyledi: “ Ülke şu iki üç ayda öyle bir yere geldi ki, artık huzurdan ve güvenlikten başka hiçbir şey düşünülmüyor. O nedenle de, şimdi artık insanlar o eski klasik alışkanlıklarından vazgeçerek, HEPAR’a gelmeye başladılar. Yani, artık ‘oyumuz boşa gider!’  duygusundan da vazgeçtiler.”

Tek parti iktidarından huzur geldi mi?

 “ İnsanların koalisyon hükümetlerinden bıkkınlıklarının AK Parti’nin tek başına iktidara gelmesinde etkin bir rol oynayabileceği” hatırlatmamız üzerine ise Pamukoğlu, “ Peki huzur geldi mi?” diye sordu.

Koalisyonlar, korkulacak şeyler değil; insanları istikrar ile korkutuyorlar!

“ Vatandaş, HEPAR’da gönlü olmasına rağmen, ‘ Yüzde 10 barajı var, oyumuz boşa gitmesin’ deyip de AK Parti’ye oy verdi de ne oldu? diyen Pamukoğlu,“ Koalisyona gerek kalmadan iktidara gelip gelmeyecekleri konusunda ne düşündüğü?” ile ilgili sorumuzu ise şu şekilde yanıtladı:     “  Koalisyonlar da öyle korkulacak şeyler değil. Koalisyonlar varken, güvenlik ve huzur ortamı bu kadar battı mı hiç? İktidar ‘ İstikrar’ lafını neden söylüyor? Bilerek yapıyor bunu. Bu, Avrupa’nın, Amerika’nın lafı! İstikrar ile korkutuyorlar insanları.”

İnsanlar artık ekmek değil; ‘Huzur’ diyor

“ Ülkede insanlar üç aydır hiç öyle ekmek- mekmek, işsizlik, şunu bunu dememeye başladı. Ülkenizde huzur yok ki! Bakın çocuklar on on ölüyor; sekiz sekiz ölüyor; yirmi beş yirmi beş, yetmiş yetmiş yaralanıyor. Ekmek mi, huzur mu? Partimizin sloganı, ekonomik ve siyasi ilkesi de budur: Ekmek ve huzur. Ekmek de gelecek, huzur da gelecek ama Parti’nin adı gibi gelecek: Hak ve eşitlik olarak.”

Gideceğiz, teröristleri etkisiz hale getireceğiz; bu kadar basit!

Ulusal basında çıkan bir röportajında, “ Güneydoğu’da halk teröristlerden soyutlanacak, dağlar silahlı eşkiyadan temizlenecektir” şeklindeki sözünü kendisine hatırlattığımız HEPAR Genel Başkanı’na, “ Soyutlama” ifadesini biraz açması ricasında bulunduk. Pamukoğlu, şunları söyledi:  “ Güneydoğu’da 5 bin küsur terörist var.  Bunun dörtte üçü Irak’ta, dörtte biri bizim topraklarımızda; yerleri belli; gideceğiz, etkisiz hale getireceğiz. Bu kadar basit!”

Dağları 365 günde temizleyeceğim!

Sözlerinin devamında,“PKK’nın sizin topraklarınızda yerleri belli; Kuzey Irak’ta da belli; gidip alacağız” diyen Pamukoğlu,“ Dağları 365 günde temizleyeceğim!” açıklamasında bulunarak, bunun parti programları içerisinde de yer aldığına işaret etti.

Siyasetin sefaletini temizlemek için geldim!

Tarafımıza, son yazdığı kitabının “ Siyasetin Sefaleti” ismini taşıdığı hatırlatmasında bulunan Osman Pamukoğlu’na, “ Öyleyse siz sefaletin içine girmeye çalışıyorsunuz?” sorusunu yönelttiğimizde ise kendisinden şu cevabı aldık: “ Ben, bu sefaleti temizlemek için geldim! Tek ayağı üzerinde dokuz yalan söyleyenler ile bu işin nereye geldiğini siz de görüyorsunuz!”

Terör neden bitirilemiyor?

Siyasette söylenen bu yalanların, kendisini terörün bitirilmemesi noktasında da gösterip göstermediğini sorduğumuz HEPAR Genel Başkanı, Beykoz Güncel’e şu açıklamayı yaptı: “ Dış güçlere karşı bağımsızlığınız yok ise, sizin ideolojinizi, ekonominizi, askeri gücünüzü, siyasi ilkelerinizi başka bir ülke tayin ediyor ise, yani siz dış politikanızda bağımsız bir ülke değil iseniz ve terörü ortadan kaldırmak için siyasi bir iradeniz yok ise; güçlü bir istihbarat ve farklı bir istihbarat yapılanmasına sahip değilseniz; mevcut terör örgütünün dağlarda gezen örgütsel yapısına uygun denk kuvvetler ile dağlarda, dağ geçitlerinde, ormanlarda, vadilerde onun karşısına çıkmıyorsanız, siz bu işi yapamazsınız. Yani, ilk olarak siyasi bağımsızlık esastır. Çünkü PKK’yı lojistik olarak Avrupa ve Amerika besliyor. İkinci olarak, istihbarat. Yırtınıyor değil mi herkes günlerdir? ‘ Yok, Heron’du; yok, istihbaratı vermedi.’ Ona ne gerek var, yerleri belli; gider, alırız. Gidip alacağız!”

20 bin gönüllü genci kendim eğiteceğim

Geçtiğimiz günlerde Habertük’te yayınlanan bir programda, “ Hakkari bölgesi battı!” şeklinde bir açıklama yaptığını hatırlatan Pamukoğlu; “ İran’dan geliyorlar, dedim; ilk defa uyandılar! Bugüne kadar hiç sesleri çıkmıyordu. İran kampları açtı.  Ertesi gün bakıyorum İran’dalar! Artık yeter! Önceden söylemekten, insanlara bunu anlatmaktan… Yerleri belli; elimizle koymuş gibi bulacağız. Kiminle mi yapacağım? Gençlerden 20 bin gönüllü ile. Alacağız; eğiteceğim. Bizzat ben eğiteceğim; antigerilla, dağ komandosu olarak. Onları 5 binlik gruplara böleceğim; hepsi bekâr. Onları 4 ila 6 ay dağlarda eğiteceğim.”

Açılım politikasına eleştiri: “Açılmadık yeriniz mi kaldı?”

Bu sözleri üzerine kendisine iktidarın siyasi çözüm ve “ Açılım” politikasını hatırlattığımız HEPAR Genel Başkanı Osman Pamukoğlu, şunları söyledi: “ Neymiş açılım?  Açılmadık yeriniz mi kaldı? Ne yapacaksınız? Genel Af mı? Peki ‘ Türklük’ kelimesini, ‘Türkiye Cumhuriyeti’ kelimesini Anayasa’dan mı kaldıracaksınız? Peki, İmralı’daki eşkiyayı ev hapsine mi çıkaracaksınız? Peki,  ‘ Demokratik özerklik’ diye, Fırat’ın ve Dicle’nin doğusunu merkezi yönetimden mi ayıracaksınız?”

İktidara seslendi

Pamukoğlu, bu sözlerin ardından iktidar partisine şu soruyu yöneltti:“ Söyleyin bakalım, bu açılım ile ne yapacaksınız? Ben zaten ne yapacağınızı biliyorum da, bir de bu millet duysun!”

Bu iş, düzen partileri ile olmuyor

‘ Siz Başbakan olsaydınız, ‘İmralı’daki eşkiyaya’ ne yapardınız?’ sorusunu yönelttiğimiz Genel Başkan, sorumuzu şu şekilde yanıtladı: “ Ne bu konular konuşulurdu; ne İmralı’daki eşkıya konuşulurdu; ne dağlar konuşulurdu; ne de siz bu konuda sorular sorardınız. Bu düzen partileri ile bu işlerin olmadığını herkes gördü. Şimdi biz siyasi bir örgüt kurduk. Sandık kurulacak, halk karar verecek. 2011 Haziranı’nda kararı verdiler; gördük.  Şimdi bir kere daha karar verecekler.”

Para babalarına mesafeli tavrım var; kimse sana boşuna para vermez!

Bir basın mensubunun sorusu üzerine, HEPAR’da bir dönem yaşanan istifalar ile ilgili olarak da açıklamalarda bulunan Genel Başkan, “ Finansı tamamen üyelerin ve sempatizanlarının bağışlarına bağlı bir halk partisi olduklarını” ifade ederek,“ 60 kadar il, 500 kadar ilçede gerçekleştirdikleri teşkilatlanmalarının maddi harcamalarının halk tarafından yapıldığını” hatırlattı. “ Bunun, kendisinin para babalarına, patronlara, sermayeye karşı mesafeli tavrından da doğduğunu” ifade eden Pamukoğlu,  “ Kimse sana boşuna para vermez!” açıklamasında bulundu.

NATO ticari bir örgüttür

HEPAR’ın dış politika ilkelerinin de belli olduğunu söyleyen Genel Başkan, “ NATO bir ticari örgüttür”açıklamasını yaparak, “ Ağaların elindeki bütün toprakları kamulaştıracağını; Milli Savunma’nın ve Milli Emlak’ın elinde bulunan arazileri kamulaştırarak, halka dağıtacağını” ifade etti. 

Partiden istifa edenler içinde arkasından üzüldüğüm bir insan yok

HEPAR ilk kurulduğunda parti üyeliğine kabul edilenlerden bazılarının parti ilkelerine, ideolojisine bağlı olmadıklarını kaydeden Genel Başkan,“ Zaman içinde bunların hepsi elendi; gitti. Partiye gelip de, gittiği için üzüldüğüm bir insan yok” dedi.

Silivri’ye giderken haha ile şaşa ile gitmedim!

Kendisine medyada sansür uygulandığını ifade eden Genel Başkan Pamukoğlu, bir başka soru üzerine ise; “ Silivri Cezaevi’ne dört kez gittiğini ancak bunu medyayı yanına almak suretiyle haha ile şaşa ile yapmadığını” belirtti.

Kürt vatandaşları PKK’ya destek olsaydı, orada çoktan iş bitmişti

12 yıl Kürt vatandaşları ile yaşadığını, 17 yıl boyunca Türkiye’nin her yerinde görev yaptığını kaydeden Pamukoğlu, “ Kürt vatandaşlarının bütün özelliklerini bilirim. Eğer, Güneydoğu’da PKK’ya Kürt vatandaşları destek olsalardı, orada çoktan iş bitmişti” dedi.

Partimize başvurular çoğaldı

Özellikle son 2-3 ayda partisine üyelik başvurularının oldukça arttığını ifade eden Genel Başkan, şu açıklamayı yaptı: “ Ne oldu bu insanlara? Bu insanların partileri var. Kendi partilerini terk eden bu kadın ve erkekler kimler? Bunun üzerine gidilmesi lâzım. Kendi partilerini niye terk etmeye başladılar? Bu 2-3 ayda ne oldu? Kafa yorulması ve muhakeme edilmesi gereken konu bu. İnsanlar artık mevcut düzen partilerinden vazgeçtiler.  Kolay kolay alışkanlıklarından vazgeçmez toplum. Oysa vazgeçiyorlar. Olaylar öyle bir gelişti ki, biz şimdi Genel merkezimizde müracaatları zapt edemiyoruz! İşler o hale geldi ki, millet artık barajı marajı da düşünmüyor.”

Bizde kadına kota diye bir şey yok

Parti olarak hiçbir reklam, bilboard, gazete ilanı olmaksızın ve üstelik Türkiye’nin ancak yarısında teşkilatlanmak suretiyle 2011 genel seçimlerine girdiklerini hatırlatan Pamukoğlu, seçime 6 trilyon TL ile giren 35- 40 yıllık bir parti olan DSP’nin buna rağmen kendilerinden az oy aldığını da ifade etti. Osman Pamukoğlu,“ Kaldı ki Türkiye’de en fazla kadın adayı olan parti bizdik; maalesef bir Belçikalı yazar bunu yazıyor ama bizimki uyuyor! Bizde kadına kota diye bir şey yoktur. Bizimkisi kadar özgürlükçü bir parti olamaz” dedi.

Boğaz’ın yargıçları atkı hediye etti

HEPAR Genel Başkanı Osman Pamukoğlu, Beykoz’dan hareketi öncesinde kendisine Boğaz’ın Yargıçları tarafından hediye edilmiş bulunan sarı-siyah atkı boynunda olduğu halde, Beykozlu gençler ile birlikte objektiflere poz verdi.

Haber: Arzu Başlantı

arzubaslanti@yahoo.com