Ev hapsi itirazına red


İZMİR 8. Ağır Ceza Mahkemesi, İzmir Büyükşehir Belediyesi davasında sanık avukatlarının başta ev hapsi olmak üzere adli kontrol tedbirlerinin yumuşatılması olmak üzere tüm taleplerini reddetti. Mahkeme heyeti 24 Ocak 2013 tarihine ertelediği davada ihaleye fesat karıştırma suçunda mağdur olan Büyükşehir Belediyesi'nin davaya müdahil olup olmayacağını sorulmasına kararı verdi.


Nisan 2012 tarihinde başlayan Büyükşehir Belediyesi davasında üçüncü celse yapıldı. Özellikle ev hapsinde bulunan 8 sanığın adli kontrol denetiminin yumuşatılması kararı beklediği duruşmaya ilgi büyüktü. Mahkeme salonu doldu. Çok sayıda izleyici hatta avukat ayakta duruşmayı izlerken, bir o kadar kişi de dışarıda bekledi. Davada sanık Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, ev hapsindeki sekiz sanık, başka suçtan tutuklu bulunan Muzaffer Köse ve tutuksuz yargılanan sanıkların çoğu ile avukatları katıldı. CHP İzmir milletvekili Mustafa Moroğlu da izledi.
İzmir 8. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Cahit Kargı, 13.30'de başlayan davayı 14.30'da sonlandıracaklarını, tanık taleplerinde ısrar edilmesi durumunda ikinci davanın ardından saat 17.00'dan sonra davaya devam edilebileceğini söyledi. Sanık ve avukat yoklamasından sonra duruşmaya başlayan Mahkeme Başkanı avukatların taleplerini dinledi. Aziz Kocaoğlu'nun avukatı Ercan Demir, bu tip davaların Özel Yetkili Mahkemeler kapmasından çıkartılmasına karşın devam eden davaların bakılmasını düzenleyen uygulamanın Anayasa'ya aykırı olduğunu önesürdü. Demir, ayrıca benzer maddelerden suç işleyen kamu görevlilerine izin şartı getirildiğini fakat İzmir Büyükşehir Belediyesi davasındaki sanıklara uygulanmamasının eşitlik ilkesine aykırı olduğunu savundu. Bugünlerde dava açılan herhangi bir belediye başkanı ve bürokratları için izin alınması gerekirken, kendi müvekilleri için bunun uygulanmadığını belirten Demir, davanın durdurulup izin alınmasını talep etti. Demir Mahkeme'nin bu uygulamaya olanak sağlayan yasadaki geçici maddelerin iptali için yaptıkları bu itirazların Anayasa Mahkemesi'ne gönderilmesini talep etti.

TALEPLER REDDEDİLDİ
Avukatlar, mahkeme heyetine tek tek taleplerini bildirdi. Sendikacıların ihaleyi katılanları etkileyip etkilemediğinin tespiti için ihalenin yapıldığı 4. katta keşif talep edildi. Ali Hepçetiner'in ihale günü yaptığı telefon konuşmalarının kaydının yetkili kurumdan istenmesi de talep edilirken, ayrıca bilirkişi raporlarını yazanların da mahkemede tanık olarak dinlenmesi istendi. Adli kontrol altında ev hapsinde bulunan Genel Sekreter Pervin Şenel Genç, Bilgi İşlem Daire Başkanı Selçuk Savcı, Şirketler Koordinatörü Hilmi Özen, İZENERJİ Genel Müdürü Ali Süha Sabuktay, Satın Alma Daire Başkanı Mehmet Sayar, organizatörler Hakan Say, Ömer Devrim Ergen ve Ata Karataş sanıkların avukatları, müvekillerinin farklı şekillerde mağdur edildiğini belirtti. Gece yarısı kontrol yapıldığını, zaman zaman saat başı arandıklarını belirten avukatlar önemli hastalıkları bulunan yakınlarının yanına hastaneye bile gidemediklerinden yakındı. Adli kontrolün tamamen kaldırılması veya değişiklikle yumuşatılmasını isteyen avukatlar “Denetimli serbestlik ev hapsi gibi uygulanıyor. Biz işe gittiğimizde evi terk etmiş olmuyoruz. Akşam eve dönüyoruz. Ama bu uygulama masumiyet karinesine aykırıdır. Ev hapsi uygulamasının yönetmeliği yok. Denetimli Serbestlik Bürosu elemanları özgürlüğü kısıtlayıcı uygulamalar yapıyor. Cezaevinden ilk çıktıklarından bir hafta sonra denetime başladılar .Bu süre içinde kimse kaçmadı. Mahkemeye bile kendileri geliyor. Kaçmayacakları anlaşıldı. Adli kontrol değiştirilmelidir” talebinde bulundular. Ayrıca, adli kontrol altında geçen sürenin tutukluluk sayılmadığı ancak müvekkillerinin özgür olmadığını belirten avukatlar bu mağduriyetin giderilmesini istedi.


İMZA ATACAK KARAKOL BULAMADI
Adli kontrolü karakola imza atarak sağlanan sendikacı Cafer Konca'nın Ankara'da göreve başlaması nedeniyle adli kontrolünün İzmir'den Ankara'ya alındığına dikkat çeken avukatı ilginç bir tespitte bulundu. Konca’nın iki aydır imza atamadığını belirten avukat “Müvekkilim Konca imza atacak mercii bulamadı. En yakın karakola bile giderek, kendisinin imzasının alınmasını istedi. Ancak henüz başaramadı. Bu durum bile bu kontrole gerek olmadığının bir göstergesidir. Kaçmayacağı ortaya çıkmıştır. Kaçması göçmesiyle ilgili bir sorun yoktur” dedi.

POLİS ZORUYLA GETİRİLELECEK
Mahkeme Heyeti taleplerin dinlenmesinden sonra kararını açıkladı. Mahkeme Başkanı Kargı, ihalenin yapıldığı 4. katta keşif yapılmasını, bilirkişilerin mahkemede dinlenmesini reddetti. Üç celseye de gelmeyen müşteki Mete Atilla Kırdar'ın polis zoruyla bir sonraki duruşmaya getirilmesine karar veren mahkeme, sanıkların adli kontrol tedbirlerinin değiştirilmesi taleplerinin dosyadaki mevcut delil durumunda değişiklik olmaması gerekçesiyle reddetti. Mahkeme, ESHOT durak ihalesiyle ilgili bilirkişi tayini konusunda Ankara'daki Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesi'nden sonuç alınamadığı için belgelerin geri istenmesine ve İstanbul'daki mahkemeden yeni rapor alınmasına karar verdi.

BELEDİYE MÜDAHİL OLACAK MI
Mahkeme, kamu görevlileriyle ilgili olarak izin alınmak suretiyle yargılanmaya devam edilmesi talebini, mahkemeye açılan davanın açıldığı tarih ve 6352 sayılı yasanın geçici maddesinin yürürlükte olmasında dolayı reddetti. Tüm sanıkların vareste olduğunu, isterlerse duruşmaya gelebileceklerini bildirildi. Mahkeme ayrıca ihaleye fesat karıştırma suçlarında mağdurun İzmir Büyükşehir Belediyesi olması nedeniyle davanın Büyükşehir Belediyesi'nin müdahil olup olmayacağının sorulması konusunda yazı yazılmasına karar verdi. Dava 24 Ocak 2013 saat 13.30'a ertelendi.

ÇIKIŞTA KONUŞTU
Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu adliyeden ayrılırken gazetecilere açıklamalar yaptı. Başkan Kocaoğlu, “Bildiğiniz gibi davanın son kararından buyana herhangi bir değişiklik olmadı. Ev hapsindekilerin ev hapsine, adli kontroldekilerin adli kontrolüne devam kararı verildi. Gönlümüzden geçen özellikle ev hapsindeki arkadaşların işlerine, güçlerine dönmesi, evlerine nafaka götürmesine yönelik bir karar çıkmasıydı. Bunu bekliyorduk. Ancak bu gerçekleşmedi. Zaten hiçbir arkadaşımız evinden çıkmamıştı. Ev hapsi kararının kaldırılmasını bekliyordum ama olmadı. Maalesef bu konuda üzgünüz. İzmir Büyükşehir Belediyesi ve yargılanan arkadaşlarımız dört 4 milyon İzmirlinin gönlünde, beyninde, gözünde, 75 milyon TC vatandaşının yine beyninde gönlünde ve gözünde aklanmıştır. Önemli olan millet tarafından aklanmaktır. Ancak hayat devam ediyor, mücadelemiz devam edecek. Haklılığımız ispatlanana kadar çalışacağız” dedi.
Savcı'nın mağdur olduğunu düşünüyorsa Büyükşehir Belediyesi'nin da davaya müdahil olabileceği yolundaki uyarısı sorulan Başkan Kocaoğlu, “Hem belediye, hem çete hem de reis biziz. Hukukçularımızla görüşeceğiz, gerekirse oluruz” dedi.
İzmir (DHA)

0 yorum: